tag:blogger.com,1999:blog-7843179973779039232024-02-08T20:58:14.980+03:00Çiçek, Çiçek Çeşitleri, Çicekler, Çiçek Resimleri, Çiçek Bilgileriçicek, çicekler, çicek çeşitleri, çicekciler, cicek, cicekler, cicek cesitleriAdminxhttp://www.blogger.com/profile/04109857400892201234noreply@blogger.comBlogger61125tag:blogger.com,1999:blog-784317997377903923.post-10614859907606016812008-12-04T18:10:00.001+02:002008-12-04T18:13:47.138+02:00Akasya Çiçeği Resimleri - Akasya Resimleri<img alt="http://www.cicekstra.com/wp-content/uploads/akasya_cicegi.jpg" src="http://www.cicekstra.com/wp-content/uploads/akasya_cicegi.jpg" /><br /><br /><img alt="http://www.cicekstra.com/wp-content/uploads/akasya_cicegi_1.jpg" src="http://www.cicekstra.com/wp-content/uploads/akasya_cicegi_1.jpg" /><br /><br /><span style="font-size:85%;">Etiketler : akasya çiçeği, akasya çiçeği fotoğrafları, akasya çiçeği resimleri, çiçek, çiçek fotoğrafları, Çiçek Resimleri, çiçekler, çiçek çeşitleri</span>Adminxhttp://www.blogger.com/profile/04109857400892201234noreply@blogger.com0tag:blogger.com,1999:blog-784317997377903923.post-34184989207729416352008-12-04T17:46:00.002+02:002008-12-04T17:48:31.160+02:00Gül Çiceği Resimleri - Gül Resimleri<img alt="http://www.cicekstra.com/wp-content/uploads/gul_cicegi_resimleri.gif" src="http://www.cicekstra.com/wp-content/uploads/gul_cicegi_resimleri.gif" /><br /><br /><img alt="http://www.cicekstra.com/wp-content/uploads/gul_cicegi_resimleri_11.gif" src="http://www.cicekstra.com/wp-content/uploads/gul_cicegi_resimleri_11.gif" /><br /><br /><br /><span style="font-size:85%;">Etiketler : çiçek, çiçek fotoğrafları, Çiçek Resimleri, çiçekler, gül çiçeği, gül çiçeği fotoğrafları, gül çiçeği resimleri, çicek çeşitleri</span>Adminxhttp://www.blogger.com/profile/04109857400892201234noreply@blogger.com1tag:blogger.com,1999:blog-784317997377903923.post-40726137648780703542008-11-08T09:23:00.003+02:002008-11-08T09:23:38.511+02:00Havlu Püskülü Çiçeği<strong>Havlu Püskülü - Deutzia Gracilis</strong>Yaprak döken çalı grubudur. İlkbaharda dalları dolduran gösterişli <strong>çiçeklere</strong> sahiptir. Genelde beyaz olan çiçekleri başka türlerinde pembe ve gül tonlarındadır. Tek yada grup dikildiği taktirde oldukça vurgulayıcı bir görüntüye sahip olur. <p> </p> <p>Güneş ve bol ışık sevmesine karşın gölgeden de hoşlanır. Geçirgenliği kuvvetli ve gübreli toprak idealdir. <strong>Çiçeklenme </strong>dönemi bitinminde budanmalıdır. Bir sonraki sene daha bol <strong>çiçeklere </strong>kavuşursunuz. Haziran ayında çelik alma yöntemiyle üretilir.</p>Adminxhttp://www.blogger.com/profile/04109857400892201234noreply@blogger.com0tag:blogger.com,1999:blog-784317997377903923.post-87377450296616969642008-11-08T09:23:00.001+02:002008-11-08T09:23:19.934+02:00Müge Çiçeği<strong>Müge - Convallaria Majalis<br /></strong><br />İlkbahar sonunda çan şeklindeki <strong>çiçekleri</strong> açar. Oldukça güzel kokuludur. Kesme çiçek olarak da kullanılır. Otsu bir yer örtücüdür. Soğuğa dayanıklıdır. Sonbahar da solan yapraklar, ilkbahar da yeniden canlanır. <p>Gölge sever. Bahçede kuzey ve dopu kısımlarda çalı altların da yer örtcü olarak yerleştirebilirsiniz. Organik maddece zengin toprak, yerleştirilmesi için idealdir. Düzenli gübre verilmeli ve toprak nemli kalacak şekilde su verilmelidir. Yaz dönem sonu rizomlarından ayrılarak üretilir.</p>Adminxhttp://www.blogger.com/profile/04109857400892201234noreply@blogger.com2tag:blogger.com,1999:blog-784317997377903923.post-74323799573823650412008-11-08T09:22:00.004+02:002008-11-08T09:23:02.020+02:00Hanımeli Çiçeği<strong>Hanımeli - Lonicera<br /></strong><br />Sarıcılı, çalı formlarında yaprak döken ve her dem yeşil olmak üzere 200′e yakın türü bulunur. Hızlı büyüme özelliği sayesinde çok kolay yetiştirilir. Yaz başında açan beyaz sarı çiçekleri vardır. İlk rüzgarla, etrafa yayılan güzel bir kokusu vardır. İstedikleri çok fazla değildir ve kanaatkardır. Güneş sever, yarı gölgede de mutlu olur. Çelik ya da tohum yoluyla üretim yapılır. Geçirgen bahçe toprağında yetişir. Sonbahar ya da ilkbahar dönem başında budama yapılmalıdır.Adminxhttp://www.blogger.com/profile/04109857400892201234noreply@blogger.com0tag:blogger.com,1999:blog-784317997377903923.post-84508220990207270672008-11-08T09:22:00.003+02:002008-11-08T09:22:44.146+02:00Filbahri Çiçeği<strong>Filbahri - Philadelphus</strong>Yaprak döken çalılardır. Beyaz gösterişli çiçekleri, portalı andıran hoş bir kokuya sahiptir. Bir yıllık sürgünler üzerinde <strong>çiçeklenme</strong> olur. İlkbahar döneminde açan <strong>çiçekler</strong> bittikten sonra budanmalıdır. <p><strong>Çiçeksiz</strong> kaldığı dönem içinde de güzel bir forma sahip olur. Yayılan ve aşağı sarkan dallarıyla vazo şeklindedir. Geçirgen organik maddece zengin toprak, sağlıklı gelişimi için yeterlidir. Güneş sever, güney yerleşim yerlerinde yarı gölge alanlara dikilmelidir.</p>Adminxhttp://www.blogger.com/profile/04109857400892201234noreply@blogger.com0tag:blogger.com,1999:blog-784317997377903923.post-77015044977930445212008-11-08T09:22:00.001+02:002008-11-08T09:22:26.656+02:00Avize Çiçeği<strong>Avize - Yucca</strong> <p>Her dem yeşil çalılardır. Gösterişli beyaz çiçekleri yaz ortasından sonbahar ortasına kadar açarlar. Çan biçiminde ve aşağı doğru sarkan <strong>çiçekleri</strong> sarı yeşil alacalı yapraklara sahiptir. Güneş ve sıcak alanları severler.</p> <p>Sert yaprakları, değişik formu sayesinde tek yada grup halinde vurgu <strong>bitkisi </strong>olarak kullanılır. Geçirgen, organik maddece zengin topraklara dikilmelidir. Ilıman sahil kesiminde yetiştirilmesi daha kolaydır. Tohum ile üretilir.</p>Adminxhttp://www.blogger.com/profile/04109857400892201234noreply@blogger.com0tag:blogger.com,1999:blog-784317997377903923.post-32747516503633343502008-11-08T09:21:00.004+02:002008-11-08T09:22:04.549+02:00Çan ÇiçeğiHızlı büyüyen, olağanüstü güzellikte, Haziran ayında <strong>çiçek</strong>lenmeye başlayarak don mevsimine kadar <strong>çiçek</strong> vermeyi sürdüren bir <strong>bitki</strong>dir.Şemsiye biçimli fuşya-pembe çanağı, renkleri siyahi/mordan koyu kırmızıya kadar değişen, 5cm <strong>çiçek</strong>lere sahiptir. Güneş alan pergolalar, verandalar ve duvarlar için uygundur. <p><strong>Tohum ekim talimatları:</strong><br />Kış sonundan ilkbahar başına dek, kaliteli torfun içine üzerini örterek ekin. Torfun nemli fakat ıslak olmadığından emin olun ve genelde 12-40 gün alan <strong>çimlenme </strong>sonrasına kadar polietilen bir torba içerisinde 15-18°C sıcaklık aralığında tutun.</p> <p><span id="more-893"></span></p> <p><strong>2143 Yıllık Tırmancı Bitki:</strong><br />- Tohum ekimi kış sonundan ilkbahar başına dek yapılır.<br />- Bol güneşli alanları tercih eder.<br />- Yaz ortasından ilk dona kadar <strong>çiçek</strong> açar.<br />- Yükseklik 3m</p> <p><strong>Yetiştirme talimatları:</strong><br />8cm’lik saksılara sığacak kadar büyüdüğünde yerini değiştirin ve daha soğuk koşullarda büyütün. Son olarak 13cm <strong>saksı</strong>lara yerleştirin. Donma riskini önlemek amacıyla açık havaya ekmeden önce 10-15 gün boyunca yavaş yavaş dış koşullara göre iklimlendirin, birbirinden 23cm uzaklıkta olacak şekilde derin, nemli, hafif zengin bir toprağa ekin. Farklı bir biçimde, 20cm’lik <strong>saksı</strong>lara yerleştirin ve <strong>saksı</strong>ları sonbaharda <strong>çiçek</strong>lenecekleri soğuk <strong>sera</strong>ya taşıyın.</p>Adminxhttp://www.blogger.com/profile/04109857400892201234noreply@blogger.com0tag:blogger.com,1999:blog-784317997377903923.post-20862631074095758932008-11-08T09:21:00.003+02:002008-11-08T09:21:45.154+02:00Çuha ÇiçeğiMart-mayıs ayları arasında, sarı-sarımsı turuncu mor renkli ve kokulu <strong>çiçek</strong>ler açan, 10-30 cm yüksekliğinde, çok senelik otsu bir <strong>bitki</strong>. <strong>Orman</strong> altlarında ve sulak çayırlarda bulunur. <strong>Yaprak</strong>lar tabanda rozet şeklinde oval veya uzunca oval şekilli, kenarları dalgalı ve tabana doğru sap şeklinde daralmıştır. Alt yüzü grimsi-beyaz renklidir. <strong>Çiçek</strong>ler rozet yaprakların ortasından yükselen gövdenin ucunda şemsiye gibi, bir arada toplanmışlardır. Çanak ve taç yaprakları tüp şeklinde olup, uçta 5 parçalıdır. Meyve tepesinden deliklerle açılarak tohumlarını etrafa saçar. Tohumları koyu esmer renklidir. <p>Kullanıldığı yerler:</p> <p><strong>Bitki</strong>nin kullanılan kısımları <strong>kök</strong>leri ve <strong>çiçek</strong>leridir. <strong>Kök</strong>leri ilk ve sonbaharda topraktan çıkartılır, temizlenir ve güneşte kurutulur. <strong>Çuha çiçeği</strong> köklerinde uçucu yağ, saponinler, glikozitler ve enzimler vardır. <strong>Bitki</strong> yumuşatıcı, hafif idrar söktürücüdür. <strong>Kök</strong>lerde bu hassalar daha fazladır. Bronşit, göğüs hastalıkları ve migrende kullanılır.</p> <p><span id="more-904"></span><br />Memleketimizde 10 kadar <strong>çuha çiçeği</strong> türü vardır. Bunlar Özellikle Doğu Karadeniz ve Doğu Anadolu bölgesinde yaygındırlar. Marmara bölgesinde bol olarak bulunan mavi-sarı <strong>çiçek</strong>li Primula vulgaris türü <strong>bahçe</strong>lerde ve <strong>çiçek</strong>çilerde süs <strong>bitki</strong>si olarak yetiştirilmekte ve satılmaktadır.</p>Adminxhttp://www.blogger.com/profile/04109857400892201234noreply@blogger.com0tag:blogger.com,1999:blog-784317997377903923.post-29645692885187844082008-11-08T09:21:00.001+02:002008-11-08T09:21:25.939+02:00Defne ÇiçeğiAkdeniz’e özgü bir <strong>bitki</strong> olan <strong>defne</strong>, genelde 2-6 m boyunda bir çalı veya ağaçtır, ama boyu 10 metreyi bulabilir. Gövdesinin alt kısmı gri, üst kısmı yeşildir. <strong>Yaprak</strong>ları 6–12 cm uzunlukta ve 2–4 cm genişliktedir. <strong>Yaprak</strong>ları kokuludur, şekilleri mızrak ucu gibi, kenarları dalgalı, üst yüzleri koyu yeşil, alt yüzleri açık yeşıldir. <strong>Çiçek</strong>leri 1 cm çapında olup açık sarı veya yeşildir, sapın aynı noktasından 4-5 tanesi birden çıkarak birer öbek oluşturular. <p><span id="more-909"></span><br />Bu <strong>çiçek</strong> öbekleri yaprağın yanında çift olarak açarlar. Ağaçlar erkek ve dişi olarak ayrılırlar. Meyvesi yaklaşık 1 cm çapında, içinde tek bir tohum barındıran siyah bir yemiştir. En büyük düşmanı <strong>yaprak</strong> bitidir.</p>Adminxhttp://www.blogger.com/profile/04109857400892201234noreply@blogger.com0tag:blogger.com,1999:blog-784317997377903923.post-26652307278636634942008-11-08T09:20:00.004+02:002008-11-08T09:21:08.259+02:00Yenibahar Çiçeği<strong>Yenibahar</strong> (Pimenta officinalis ya da Pimenta racemosa), Mersingiller ailesinden Amerika’nın sıcak bölgelerinde yetişen bir <strong>bitki</strong> türüdür. <p>Batı’da “<strong>Jameika Biberi</strong>” olarak da bilinir. Başta Jameika olmak üzere, Maksika ve Malezya’da yetiştirilen <strong>Yenibahar</strong>, “Pimento Officinalis” adlı <strong>bitki</strong>nin, olgunlaşmamış meyvelerinden elde edilir. Yılda 500 ton tüketiliyor.</p>Adminxhttp://www.blogger.com/profile/04109857400892201234noreply@blogger.com0tag:blogger.com,1999:blog-784317997377903923.post-19520614472540005392008-11-08T09:20:00.003+02:002008-11-08T09:20:50.778+02:00Doğuş Eriği Çiçeği<strong>Doğuş Eriği - Carissa Grandiflora</strong> <p>Her dem yeşil çalılardır. Narin beyaz <strong>çiçekleri</strong>, yenilebilirmeyvelere sahiptir. Yasemini andıran hoş bir kokusu vardır. İki üç metreye kadar boylanır. Tropik kökenli bir<strong> bitkidir</strong>. Dona karşı dayanıksızdır. Güneş sever. Soğuk iklimlerde kış döneminde iç mekana alınmalıdır.</p> <p>Gölgede yetişenlerin meyveleri kalitesizleşir. Ilıman iklimlerde güneş altında <strong>çiçekleri</strong> daha göz alıcıdır. Düzenli budamayla çift görüntüsü elde edilir. Yetiştirilmesi kolaydır. Her tür toprakta mutlu olur.</p>Adminxhttp://www.blogger.com/profile/04109857400892201234noreply@blogger.com0tag:blogger.com,1999:blog-784317997377903923.post-63715541459475068312008-11-08T09:20:00.001+02:002008-11-08T09:20:31.153+02:00Fesleğen Çiçeği<strong>Fesleğen</strong> (<strong>Ocimum basilicum</strong>), <strong>Reyhan</strong> olarak da bilinir, ballıbabagiller (Lamiaceae) familyasından tek yıllık ve genellikle ılıman bölgelerde yetişen bir <strong>bitki</strong> türü. <p>Yemeklerde kullanılmak üzere tarımı yapılan <strong>fesleğenin</strong> kökeni Asya’nın dönenceler arasında kalan bölgelerine dayansa da, günümüzde yeryüzünün öteki ılıman bölgelerine de yayılmıştır.</p> <p><strong>Fesleğen Çiçeği Morfolojik Özellikleri</strong></p> <p>Yetişkin <strong>fesleğen</strong>lerin boyları genellikle 20 ile 60 cm arasında değişir. Renkleri açık yeşilden koyu yeşile kadar değişen yaprakları yumuşak olup, 1-5 cm arasında uzunlukta ve 1-3 cm arasında genişlikte olurlar. Soğuğa karşı çok duyarlı olan <strong>fesleğen</strong> bitkisi, en çok sıcak ve kuru ortamları sever.</p> <p><span id="more-452"></span></p> <p><strong>Fesleğen Çiçeğinin Kullanımı<br /></strong><br /><strong>Kurutulmuş Fesleğen<br /></strong><br />Bitkinin kullanilan kisimlari, tâze <strong>çiçek</strong>li dallari ve <strong>tohum</strong>laridir. Uçucu yag tasimaktadir. Bu yag içinde estragol,linalol, cineol ve pinen vardir. <strong>Fesleğen</strong>in yaydığı koku sinekleri uzak tutar. <strong>Fesleğen</strong> <strong>bitki</strong>si, bir yerli Anadolu <strong>bitki</strong>si değildir. Anavatanı olan İran dolaylarından gelmiştir. Akşamları açıkta yenilen yemeklerde masaların<strong> fesleğen</strong> ile süslenmesi, bebeklerin yanına <strong>fesleğen </strong>konulması, yaz aylarında evlerin açık camlarının önünde<strong> fesleğen</strong> saksılarının olmasının sebebi <strong>fesleğenin </strong>yaydığı güzel kokunun yanında sinekleri kovucu özelliği olmasıdır.</p> <p>Hem taze, hem de kurutularak kullanılan <strong>fesleğen</strong>, pişirilerek ya da çiğ yenilen yemeklerde yaygın olarak kullanılır. Kendisi pişirildiğinde tadını çabuk yitirdiği için, genellikle yemeklere son anda katılır.<br />Türk yemeklerinde ve salatalarda baharat olarak yaygın bir şekilde kullanılan <strong>fesleğen</strong>, öteki Akdeniz ülkelerinin ve kökeninin dayandığı güney, güneydoğu Asya ülkelerinin (özellikle de Tayland) yemeklerinde de önemli yer tutar.</p> <p><strong>Fesleğen</strong> kokusu sivrisinek ve tahta kurusu gibi haşaratı kaçırır. Zafiyeti ve hazımsızlığı giderir, arı sokmalarında faydalanılır.</p> <p><strong>Fesleğen Çiçeğinin Yetiştirilmesi</strong></p> <p><strong>Fesleğen</strong> yabancı ot bulunmayan temiz bir tarla ister. Ekim nöbetinde çiftlik gübresi ile iyi gübrelenmiş çapa <strong>bitki</strong>sinden sonra gelmesi önerilmektedir. Tarlavari üretimde tohum direkt tarlaya mibzerle ekilebilir. Bu durumda dekara kullanılacak tohumluk miktarı 0,6-1,0 kg civarındadır. Sıra arası ise 30-40 cm’ dir. Ekim soğuk bölgelerde don tehlikesi geçtikten sonra yapılmalıdır. Ege bölgesinde eğer ön sulama olanağı varsa eylül ayında ekmek en uygunudur. Eğer ekim sonbaharda yapılamayacak durumda ise ilkbaharda erken ekime gidilmesi gerekmektedir. Soğuk bölgelerde sonbaharda ekme olanağı bulunmadığından zorunlu olarak ilkbaharda ekim yapılmaktadır. Ancak aslında bu bölgelerde ilkbaharda da tarlaya geç girilebildiği ve son don tehlikesi geç ilkbahar’ da ortadan kalktığından bu tarihlerden sonra yapılan ekimlerle oldukça geç kalınmaktadır. İşte bu geç durumu gidermek için direkt tarlaya ekim yanında fide şeklinde üretimde söz konusudur. Bu durumda kıştan yastıklara ekim yapılmakta ilkbahar da fideler tarlaya 30 x 25 cm aralıklarla şaşırtılmaktadır. Yastıklara 60-80 gr tohum bir dekar yer için yeterli fideyi sağlayabilmektir.</p> <p><strong>Fesleğen</strong> bol besinli toprakları tercih eden bir <strong>bitki</strong>dir. Bu nedenle zengin topraklarda yetiştirilmesi yanında üretiminde kimyasal gübrelerinde kullanılması gerekmektedir. Bunun için ekiminde dekara 4-6 kg n, 3-5 kg p2o5 ve 10-12 kg/da k2o verilmesi önerilmektedir. Ancak bu miktarlar fakir topraklarda en az 1/3 oranında arttırılmalıdır.</p> <p><strong>Fesleğenin</strong> vegetasyon devresi esnasında en önemli sorunu yabancı otlarla mücadeledir. Özellikle kurak bölgelerde yabancı ot yanında sulamada iyi bir gelişim için üzerinde durulması gereken kültürel önlemlerdendir.</p> <p><strong>Fesleğen Çiçeği Hasat</strong></p> <p>Biçme genel olarak <strong>çiçek</strong>lenme başlangıcında yapılır. Uygun yıllarda birden fazla biçim söz konusudur. Ege koşullarında verim, geciktikçe azalmakla beraber üç biçim yapılabilmiştir. Biçimi takiben <strong>bitki</strong>leri sıkı demet yapmadan taşımalı ve 30-35 c de kurutmalıdır.</p> <p><strong>Fesleğen Çiçeği Verim</strong></p> <p>Almanya şartlarında ortalama drog herba verimi 80-150 kg/ da arasında değiştiği belirtilmektedir. Eğer ikinci biçim yapılabilir ise bunun 200 kg/da’ı bulabileceği bildirilmektedir. Ege koşullarında ise yapılan ön araştırmalarında drog herba miktarının 350 kg/da ‘ı bulduğu saptanmıştır.</p> <p><strong>Fesleğen Çiçeği Hastalık</strong></p> <p><strong>Fesleğende</strong> en fazla görünen hastalık mantarların yaptıkları yaprak lekeleridir. Genç devrede yaprak <strong>bitki</strong>lerinin de zararı oldukça büyük olmaktadır.</p> <p><strong>Fesleğen Çiçeği Etken Maddeleri</strong><br /><strong><br />Fesleğenin</strong> <strong>çiçek</strong>li dal ve <strong>yaprak</strong>larının destilasyonu ile uçucu yağ elde edilmektedir. Uçucu yağ oranı %0.1- %0.45 arasında değişir. Uçucu yağın en önemli kısmını methylcavucol (astragol) ve linalol teşkil eder. Ayrıca <strong>fesleğen</strong> herbasında taneli maddelerde vardır. <strong>Fesleğen </strong>midevi, balgam söktürücü ve idrar yolları antiseptiği olarak kullanılır.</p> <p>tr.wikipedia.org - Sitesinden Alınmıştır.</p>Adminxhttp://www.blogger.com/profile/04109857400892201234noreply@blogger.com0tag:blogger.com,1999:blog-784317997377903923.post-78334185656526728612008-11-08T09:19:00.004+02:002008-11-08T09:20:08.721+02:00Atatürk Çiçeği<strong>Atatürk çiçeği</strong> (<strong>Euphorbia pulcherrima</strong>) ana vatanı Meksika ve Orta Amerika olan sütleğengiller familyasına ait bir <strong>çiçek</strong> türüdür.<br />İngilizce adı olan <strong>Poinsettia</strong>‘yı bu <strong>bitki</strong>yi 19.yy’da Meksika’dan ABD’ye götüren ve yaygınlaştıran ABD’li devlet adamı, psikiyatrist ve <strong>bitki</strong>bilimci Joel Roberts Poinsett’ den alır. “<strong>Atatürk</strong>” adı ise, bir süs <strong>bitki</strong>si olarak Türkiye’de yetiştirilmesi ve tanınmasına ön ayak olan Mustafa Kemal Atatürk’ten gelir.<strong>Bitki</strong>nin diğer bir adı da “Noel yıldızı”dır.<span id="more-421"></span> <p>Yaprakları uzun saplı, büyük, sivri uçlu, kenarları düz veya lop’lu; <strong>çiçek</strong>leri çok küçük sarı renkli ve gösterişsizdir.<br />Yetişme İstekleri:<br />Sıcaklık: Asıl <strong>çiçek</strong>lenme döneminden önce 15 - 20 derece,<strong> çiçek</strong>lenme döneminde 13-16 derece, <strong>çiçek</strong>lenme döneminden sonra 10-12 dereceye gereksinme gösterir. <strong>Çiçek</strong>li iken 13 derecenin altına düşmemelidir.<br />Orantılı Nem: Yüksek orantılı nem (% 70-75) ister.<br />Işık: Yazın aydınlık yarı gölge yerleri sever. Yaprakların renklenmesi için Eylül’den itibaren yoğun ışık ister.Kışın <strong>çiçek</strong>lenme döneminde çok aydınlık yerlerde bulundurulmalıdır. Bitki doğrudan güneş ışığından korunmalıdır.<br />Saksı Harcı: Hacim olarak 3 kısım turba, 3 kısım yaprak çürüntüsü, 2 kısım tınlı toprak, 2 kısım yanmış ahır gübresi, 3 kısım kum ve 2 kısım perlitin karışımıylaelde edilen harç da kullanılabilir.<br />Üretim Tekniği: Üretimi çelik ile yapılır. Çelikleri genç sürgünlerden 7,5-10 cm. uzunluğunda olmak üzere tepe çeliği tarzında ve Nisan - Mayıs aylarında alınır. Ancak bu çeliklerden yetişen <strong>bitki</strong>ler yıl sonunda 15-20 cm. uzunlukta olurlar. Eğer daha bodur bitkiler isteniyorsa çelikler Ağustos ayında alınmaldır. Alınan çelikler, özsuyun akmaması için odun kömürü tozuna batırılarak, hacim olarak eşit miktarlarda turba ve kum karışımına dikilirler. Ortam sıcaklığı 18-21 derece olmalıdır.</p> <p>www.agaclar.net - Sitesinden Alınmıştır.</p>Adminxhttp://www.blogger.com/profile/04109857400892201234noreply@blogger.com0tag:blogger.com,1999:blog-784317997377903923.post-43697634054017662332008-11-08T09:19:00.003+02:002008-11-08T09:19:49.892+02:00Glayöl Çiçeği<strong>Glayöl</strong> kadar çok renkte <strong>çiçek</strong> yoktur veya azdır. Cinsine bağlı olarak, büyüme şartlarıyla boyları 30 cm. den 1,5 m. Ye kadar çıkar. <strong>Glayöl</strong>ler en tanınmış soğanlı <strong>bitki</strong>lerdendir.Onları genellikle kesme <strong>çiçek</strong> olarak görürüz.Ama bir parça güneş gören toprağınız varsa bu gösterişli çiçeği kolaylıkla yetiştirebilirsiniz.<strong>Glayöller</strong>in farklı cinsleri bulunur..Bildiğimiz büyük çiçekli melez olanlarından başka, yazın devamlı açan küçük <strong>çiçek</strong>li tabii bir türü daha vardır.<br /><strong>Glayöl</strong> bol güneş ve gübreli toprak sever.<span id="more-426"></span> <p>Yaz boyunca düzenli olarak sulanmalıdır.İklim aşırı soğuk değil ve yeri iyi drenajlı ise soğanlarını <strong>toprak</strong>tan çıkarmaya gerek yoktur.Bulunduğu yerde sürekli yavrulayarak çoğalacaktır.<br />Soğanlar Mart ayından itibaren 15 gün aralıklarla kısım kısım dikilirse bahçe yaz boyu <strong>glayöl</strong>süz kalmaz. Bu şekilde 4-5 posta dikim yapılabilir.<br /><strong>Glayöl</strong> soğanları 6 hafta önce kazılmış ve iyi hazırlanmış toprağa 10.cm derinlik ve 10-15 cm. aralıklarla dikilir. Büyüyen <strong>bitki</strong>nin devrilmemesi için rüzgar almayan bir yer seçilmelidir. Gerekirse ince bir çubukla destek yapılır.</p>Adminxhttp://www.blogger.com/profile/04109857400892201234noreply@blogger.com0tag:blogger.com,1999:blog-784317997377903923.post-47840013709227056412008-11-08T09:19:00.001+02:002008-11-08T09:19:30.256+02:00Ateş Dikeni Çiçeği<strong>Ateş dikeni</strong> <strong>gülgiller</strong> (rosaceae) familyasının Pyracantha cinsinden, genellikle <strong>diken</strong>li ve yaprak dökmeyen çalılara verilen ortak addır. Anayurdu Avrupa’ nın güneydoğusu ve Asya’ dır. <strong>Ateş dikenleri</strong> gösterişli meyveleri nedeniyle süs <strong>bitki</strong>si olarak yetiştirilir, ayrıca çit olarak da kullanılır. <span id="more-429"></span> <p>Kısa yaprak sapları üstünde küçük, oval yaprakları, küçük ve beyaz <strong>çiçek</strong>lerin oluşturduğu salkımları ve kış ortalarına değin dalında kalan, turuncu ile kırmızı arasında değişen renklerde meyveleri vardır. Avrupa’ da yetişen ve boyu 4,5 m’ ye ulaşabilen Pyracantha coccinea’ nın süs <strong>bitki</strong>si olarak değerlendirilen bir çok çeşidi geliştirilmiştir.<br />Çin’ de yetişen P.atalantioides ile P.fortuneana da hemen hemen aynı boydadır ve her ikisinin de kırmızı meyveleri salkımlar halinde öbeklenmiştir. Anayurdu Tayvan olan P.koidzumii’ nin sık dalları, kırmızı mor sürgünleri ve turuncu-kırmızı renkli meyveleri vardır. Himalayalar’ da yetişen <strong>P.crenulata</strong>, 6 m’ ye ulaşan boyuyla küçük bir <strong>ağaç</strong>tır.</p>Adminxhttp://www.blogger.com/profile/04109857400892201234noreply@blogger.com0tag:blogger.com,1999:blog-784317997377903923.post-62704960192361295512008-11-08T09:18:00.002+02:002008-11-08T09:19:10.588+02:00Leylak Çiçeği<strong>Leylak</strong> dünyanın birçok yerinde yetişen bir <strong>süs bitkisi</strong>dir. Zeytingiller familyasından, 20′ye yakın türü bulunan, <strong>bahçe</strong> ve parkların süslenmesinde çok kullanılan soğuklara oldukça dayanıklı bir ağaççıktır. <strong>Çiçekler</strong>i salkım biçimdedir. Bu güzel kokulu <strong>çiçekler</strong> mor, beyaz, maviye çalan pembe renklerde olur. Ağacın boyu 6 m’yi bulabilir. <strong>Leylak</strong> az bir bakımla hemen her yerde yetişebilir. <p>Ana yurdu Doğu Avrupa ve Asya’dır. Avrupa’dan Kuzey Amerika’ya geçmiştir. <strong>Leylak ağacı</strong> tohumdan yetiştirildiği gibi daldırma ile de yetiştirilebilir.</p> <p><span id="more-367"></span></p> <p>Yaprakları parlak yeşil renkte, kenarları düz ve kalp şeklindedir. <strong>Leylak</strong> ilk baharda <strong>çiçek</strong> açar. Serada yetiştirilirse kışında <strong>çiçek</strong> alınabilir. Bazı çeşitlerinin <strong>çiçekler</strong>i katmerlidir. “Adi leylak ağacı” ve “Doğu leylak ağacı” olmak üzere başlıca iki çeşidi vardır.</p> <p>Bir yıllık dalları üzerinde bulunan<strong> çiçekleri</strong> bahçe süslemesinde kullanıldığı gibi kesme <strong>çiçek</strong>çiliktede kullanılır. Çeşitli melezlemelerle yalınkat veya katmerli, beyaz, pembe, kırmızı, açık ve koyu mor, ebruli, krem renginde <strong>çiçekler</strong> açan pek çok türü elde edilmiştir.</p>Adminxhttp://www.blogger.com/profile/04109857400892201234noreply@blogger.com0tag:blogger.com,1999:blog-784317997377903923.post-6144063362170568322008-11-08T09:18:00.001+02:002008-11-08T09:18:50.028+02:00Kasımpatı ÇiçeğiKasım ayı ile özdeş isme sahip <strong>kasımpatı</strong>nın Latincesi Chrysanthemum. <strong>Kasımpatı</strong> iri katmerli <strong>çiçekler</strong>i olan bir <strong>süs bitkisi</strong>dir. <strong>Kasımpatı çiçeğine</strong> “<strong>Krizantem</strong>” de denir. Çok ama çok çeşit <strong>çiçeği</strong> var. Katmerlisi, yalınkatı, sprey gibi ince çeneklisi, içe dönük, dışa dönük, tek renk ya da kendi içinde alacalı olanları. M.Ö. 500 yılından gelen kaynaklarda, anavatanı Çin’de de hem bahçede hem de ev içi <strong>süs bitkisi</strong> olarak kullanıldığı yazılı. Çinliler dışında bir de Japonlar tarafından sahiplenilip ulusal bitki ilan edilmiş. <p>Son bahardan kışa kadar <strong>çiçek</strong> açar. <strong>Çiçekler</strong>i türlü renklerde olur, büyüklükleri görünüşleri de cinsine göre değişir. Küçük <strong>kasımpatı çiçekleri</strong> çok güzel birer düğmeye benzer. Büyüklükleri toparlak görünüşlü çok gösterişlidir. Bileşikgillerden olan<strong> kasımpatı</strong> çelikten yetiştirilebilir. Bunun için nisanda alınacak çelikler önce saksıya dikilir, kök salmaya başladıktan sonra iyi gübrelenmiş kumlu bir toprağa aktarılır. <strong>Kasımpatı çiçeği</strong> sık sık su ister. <strong>Bitki</strong> büyüdükçe yeni sürgünlerin ucu koparılmalıdır. Bu <strong>bitki</strong>nin daha gür büyümesini, dal budak salmasını sağlar.</p> <p><span id="more-379"></span></p> <p><strong>Kasımpatı</strong> saksıya çiçekli döneminde dikilip <strong>çiçekler </strong>bitince sökülüyor. Bu <strong>bitki</strong>yi iyi <strong>çiçek</strong> açtırmak için mayıs ayında budamaya başlamanız gerekiyor. Öncelikle fazla yaprak ve <strong>çiçek tomurcuklarını</strong> temizleyin. Bu işlemi yaz ortasında bir kere daha tekrarlayın. Bugünlerde açtığı zaman çok uzun boylu olacak; yağmurlar kırmasın diye mutlaka içten destekleyin. İthal malzemeler satan marketlerde hazır ürünler var, ya da bir iki çubuğa ip bağlayıp <strong>bitki</strong>yi sarın.</p> <p>Unutmadan, <strong>kasımpatı</strong>yı <strong>çiçekler</strong>den sonra tekrar budayıp kış için kısa tutmanız lazım. Tarif ettiğim gibi, <strong>bitki</strong> hep uzamak istiyor, biraz enerjik. Sera ortamında açması çok kolay. Kesme <strong>çiçek</strong> üreticileri de böyle yapıyor.</p> <p>Dünyada bir tek İtalya’da sadece cenazelerde tüketildiği için dekorasyonda pek sevilmiyor, onun dışında her yerde ister kesme <strong>çiçek</strong> ister <strong>saksı bitkisi</strong> şeklinde kullanılıyor. Çalı ve top formunda olanları tercih ediliyor. Yapraklar ıtır gibi kokulu. Koyu yeşil rengi diğer <strong>çiçekli bitkilerin</strong> gösterisi için iyi. Fakat yapraklarının baş düşmanı sümüklü böcek, solucan, kırmızı örümcek, külleme hastalığı ya da kabuklu bit. Hepsinin çaresi var, korkmayın. Gözünüz <strong>bitki</strong>de olsun.</p> <p><strong>Kasımpatı Çiçeğinin Dekoratif Kullanımları</strong></p> <p>Modern <strong>kasımpatılar</strong> yabani akrabalarından çok daha göz alıcı. <strong>Çiçekler</strong> birçok farklı form ve renkte olabilir. Ayrıca bu cins geliştirilmiş birçok hibrit ve binlerce çeşit barındırır. Geleneksel sarı rengin yanı sıra, beyaz, mor ve kırmızı renkleri de görmek mümkündür. En önemli hibrit Chrysanthemum x morifolium (sin. C. x grandiflorum); büyük oranda C. indicum`dan türemiş olsa da diğer türleri de içerir.</p> <p>Avrupa’daki bazı ülkelerde ve Japonya’da, <strong>kasımpatı</strong>lar ölümü sembolize etmekte ve bu nedenle sadece cenaze törenlerinde ve mezarlara koymak için kullanılmakta. ABD’de <strong>çiçek </strong>genellikle olumlu ve neşeli görülür.</p> <p>www.bitkihastanesi.com - Sitesinde Alınmıştır</p>Adminxhttp://www.blogger.com/profile/04109857400892201234noreply@blogger.com0tag:blogger.com,1999:blog-784317997377903923.post-12034251098344128012008-11-08T09:11:00.001+02:002008-11-08T09:11:34.852+02:00Şakayık Çiçeği<strong>Şakayık Çiçeği</strong>‘nin ilmi adı olan paeonia, Yunan hekimi Paeon’dan gelir. Homeros’a göre bu hekim Pluton’un Herakles’ten aldığı yarayı bu <strong>bitki</strong>yle tedavi etmiştir. <strong>Şakayık süs bitkisi</strong> olarak bahçelerde yetiştirilir. Çok yıllık birçok türü vardır. En yaygını bahçe <strong>Şakayığı</strong>‘dır. <strong>Şakayık</strong> basit veya katmerli beyaz, pembe, kırmızı veya alaca renklerde <strong>çiçek</strong> verir. <p>Aynı zamanda çok güzel kokarlar. <strong>Ağaç Şakayıkı</strong> odunsudur. Gayet yavaş büyür, beyaz, pembemsi, pembe veya kırmızı renkte çok güzel <strong>çiçek</strong> açar. <strong>Sarı Şakayık</strong> ağaçsıdır, <strong>çiçekler</strong>i sarı, erkek organları taç şeklinde güzel ve büyüktür. <strong>Şakayıklar</strong> kökten fışkıran sürgünlerle ürerler, çok dayanıklıdırlar. Her türlü verimli toprakta ve bütün şartlarda yetişir.</p> <p><span id="more-333"></span></p> <p><strong>Şakayık</strong> Çiçekgilleri büyük olmayıp yirmiye yakın türleri vardır. Güneydoğu Avrupa’da rastlanan 7 tür otsudur. Menşei Asya kökenli türler ise odunsudur. Avrupa grubu temsilcileri çıplak, doğru, özsulu gövdeli olup, ot cinsinden çokyıllık <strong>bitkiler</strong>dir.</p> <p>Yüksekliği 1 m kadar olur. <strong>Çiçekler</strong>in rengi beyazdan koyu kırmızıya kadar değişir. Yaprakları ardarda dizilmiş, tüylü, koyu yeşil, tepeleri düzensiz kesiktir. <strong>Çiçekler</strong>i iri, düzgün, basitten katmerliye kadar olur. 5 adet bomboş çanakyapracıklar, 5-10 adet tacyapracıkları, çok sayıda tezkir organları ve çok meyve örgeni ( 2-8 ) vardır. Genelde tohumları iri, dış tarafları kara, iç tarafları ise sarıbeyazımsı ve parlaktır.</p> <p>Kökleri eğirmensi, yumrulu, kalınlaşmış, diş tarafları kırmızı – kahverengi, iç tarafı beyazımsı. Bazı <strong>Şakayık Çiçekleri</strong>’nin kökü ve <strong>çiçeği</strong> ilaç olarak kullanılır. 1000 – 1500 m yükseklikte, çalılıklarda ve seyrek ormanlarda yetişir. <strong>Şakayık Çiçekleri</strong> daha hafif topraklarda yetişir ve durgun suyu sevmezler.</p> <p>www.paeonia.getika.com - Sitesinden Alınmıştır</p>Adminxhttp://www.blogger.com/profile/04109857400892201234noreply@blogger.com0tag:blogger.com,1999:blog-784317997377903923.post-64365658058745569122008-11-08T09:10:00.002+02:002008-11-08T09:11:14.046+02:00Sümbül Çiçeği<strong>Sümbül çiçeğinin</strong> ismi Farsça da <strong>sümbül</strong> olarak da bilinir. Genellikle süs için yetiştirilen çok gösterişli soğanlı bir <strong>bitkidir</strong>. İlmi adı <strong>hyacinthus</strong> tur. <strong>Zambakgiller</strong> familyasındandır. <strong>Sümbül</strong>, soğanlı ve otsu bir <strong>bitkidir</strong>. <strong>Sümbül</strong> beğenilen bir süs <strong>bitkisidir</strong>, görünüşü çok güzel, renkleri değişik ve parlak, kokusu keskindir. <strong>Sümbül</strong> erken <strong>çiçek</strong> açar. Doğu <strong>Sümbül’ünün</strong> (<strong>hyacinthus</strong> <strong>orientaris</strong>) pek çok çeşidi vardır. Açık havada, yerde veya evlerde <strong>saksılarda</strong> yetiştirilebilir. Topraktan çıkarılan soğanı dinlenme devresi süresince 25 °C ‘ye yakın ısıda tutmak uygun olur. <p>Hoş kokulu <strong>çiçekleriyle</strong> en sevilen süs <strong>bitkilerinden</strong> olan <strong>Sümbül’lerin</strong> Akdeniz kıyılarında ve Afrika’ nın tropik kesimlerinde yabani olarak yetişen 30 kadar türü daha vardır. Yaygın <strong>bahçe</strong> <strong>Sümbül’lerinin</strong> çoğu Yunanistan ve Suriye’ nin yanı sıra Türkiye’ de kendiliğinden yetişen mor <strong>çiçekli</strong> bir <strong>Sümbül</strong> türünden elde edilmiştir. <strong>Sümbül</strong> <strong>çiçekleri</strong> tabanda toplanmış ince ve düzgün yaprak demetinin tam ortasında çıkan bir <strong>çiçek</strong> sapının ucunda açar. Dik salkımlar oluşturan bu hoş kokulu ve çansı <strong>çiçekler</strong> düz yada katmerli mavi, mor, sarı,kırmızı, pembe yada beyazdır.</p> <p><span id="more-316"></span></p> <p>Hollanda <strong>Sümbül’leri</strong> ise çok zengin renklere sahiptir. <strong>Çiçekleri</strong> kalın bir sapın çevresinde katmerli ve çok sayıdadır. Cinsine göre ağır veya hafif kokulu olabilir.<br /><strong>Sümbül</strong> soğanları eylül-ekim aylarında iyi gübrelenmiş toprağa 15 cm. derinlik ve 20-30 cm. aralıklarla dikilir. Tabii <strong>Sümbül’ler</strong> mart- nisan, Hollanda <strong>Sümbül’leri</strong> ise nisan-mayıs aylarında açar. Soğanları topraktan çıkarmaya gerek yoktur.</p> <p>www.cicekdiyari.mesirem.com - Sitesinden Alınmıştır</p>Adminxhttp://www.blogger.com/profile/04109857400892201234noreply@blogger.com0tag:blogger.com,1999:blog-784317997377903923.post-63726622614837098692008-11-08T09:10:00.001+02:002008-11-08T09:10:55.870+02:00Şebboy ÇiçeğiSarı ve turuncunun çeşitli tonlarındaki hoş kokulu <strong>çiçekleriyle</strong> çok sevilen bir süs <strong>bitkisidir</strong>. Turpgiller (<strong>Brassicaceae</strong>) familyasında yer alan bu <strong>bitkinin</strong> (<strong>Cheiranthus</strong> <strong>cheiri</strong>) yabanilerine daha çok Avrupa’ nın güney kesimindeki çayırlık ve kayalık alanlarda rastlanır. Başka bir çok ülke gibi Türkiye’ de de yaygın olarak yetiştirilen <strong>Şebboy’un</strong> kahverengimsi hatta kırmızımsı <strong>çiçekli</strong> çeşitleri de geliştirilmiştir. <p><span id="more-323"></span></p> <p><strong>Şebboy</strong>, öbür <strong>bahçe</strong> <strong>bitkilerinin</strong> çoğundan daha erken <strong>çiçeklenen</strong> iki yada çok yıllık bir <strong>bitkidir</strong>. En iyi akaçlanması uygun serin iklimli yerlerde yetişen bitki ortalama 50 cm ye kadar boylanır. Dallanmış dik gövdesi şerit biçiminde, grimsi yeşil, sert yapraklar taşır. Dalların ucunda kümeler oluşturan dört taçyapraklı <strong>çiçekleri</strong> vardır. Tümüyle açtığında çevreye baygın bir koku verir.</p> <p><strong>Şebboy</strong> <strong>çiçeklerinin</strong> kokusu taşıdığı uçucu yağdan ileri gelir. Bu hoş kokulu yağ parfüm sanayisinde koku verici olarak kullanılır. <strong>Şebboy</strong> dik saplı bir süs <strong>bitkisidir</strong> ve çok değişik renkte güzel kokulu <strong>çiçekleri</strong> vardır. İlmi adı matthiola dır ve turunçgillerdendir. Sarı <strong>Şebboy</strong>, az çok kahverengiyle karışıktır ve sarı <strong>çiçekleri</strong> vardır. İlmi adı <strong>cheiranhustur</strong>. <strong>Bahçe</strong> <strong>Şebboyu</strong> (<strong>Matthiola</strong> <strong>incana ve M. Annua</strong>), uzun ömürlüdür ve çok yaygın bir <strong>bitkidir</strong>.</p> <p>Yetiştirilmesi pek fazla ihtimam istemez. Tohumla üretilir. İlkbaharda yastıklara ekilir, yazın şaşırtma yapılarak istenilen yere dikilir; yalnız büyük soğuklarda limonluklara veya camekanlara alınır. Sarı <strong>Şebboy’lar</strong> bir, iki yada çok yıllık <strong>bitkilerdir</strong>; <strong>çiçekleri</strong> sapların ucunda salkım halindedir. Ilıman bölgelerde on kadar türü yetişir. En iyi bilinen türü baya sarı <strong>Şebboy’dur</strong>. (<strong>Cheiranthus cheiri</strong>)</p>Adminxhttp://www.blogger.com/profile/04109857400892201234noreply@blogger.com0tag:blogger.com,1999:blog-784317997377903923.post-40127841375627548692008-11-08T09:08:00.000+02:002008-11-08T09:10:37.421+02:00Sarısalkım ÇiçeğiAdını <strong>Salkım</strong> biçimindeki parlak sarı <strong>çiçeklerinden</strong> alan sarısalkımlar (<strong>laburnum</strong>) küçük ağaç yada çalı yapısındaki gösterişli <strong>bitkilerdir</strong>. Mor salkımlar gibi baklagiller familyasında yer alan <strong>sarısalkımlar</strong> da <strong>süs bitkisi</strong> olarak yetiştirilirler. Bunların sıklıkla park, bahçe ve yol kenarlarına dikilen en yaygın türlerinden birine altın renkli <strong>çiçeklerinden</strong> ötürü altın yağmuru adı verilmiştir. <strong>Sarısalkım’ların</strong> gövde ve dalları yeşilimsi gridir ve düzgün bir kabukla örtülüdür. <p><span id="more-327"></span>Gümüş renkli ipeksi tüylerle kaplı kış tomurcukları baharda açılarak yapraklara dönüşür. Üç yaprakçıktan oluşan bu bileşik yaprakların üst yüzü parlak altı ipeksi tüylüdür. İçinde yar aldığı familyanın öbür üyeleri gibi <strong>Sarısalkım’ların</strong> da kelebek biçiminde <strong>çiçekleri</strong> vardır. <strong>Sarısalkım</strong> çiçekleri bal özü almaya gelen arılar aracılığıyla tozlaşır. Bir <strong>çiçeğe</strong> giren arının üzerine dökülen <strong>çiçek</strong> tozları bu böcek aracığıyla başka bir sarısalkım <strong>çiçeğine</strong> taşınırken başka <strong>çiçekten</strong> gelen arıda bu <strong>çiçeğin</strong> tepeciklerine <strong>çiçek</strong> tozu getirir. Böylece çapraz tozlaşma sonucu döllenen <strong>çiçek</strong> meyveye döner.</p> <p>İçinde altı kadar tohum barındıran badıç biçimindeki yassı meyveler olgunlaştığında patlayarak tohumlarını çevreye saçar. <strong>Sarısalkım’lar</strong> Avrupa’ nın güney, Asya’ nın batı kesimlerinin yerli <strong>bitkisidir</strong>. <strong>Çiçekler</strong> 40-50 cm. uzunluğundaki <strong>salkımlar</strong> halindedir. <strong>Çiçekler</strong> geçtikten sonra fasulyeye benzer tohum kapçıkları görünür.<br />Güneşli ve fazla rüzgar almayan herhangi bir yerde yetişebilir. <strong>Sarısalkım</strong> ağacının odunu, yaprakları, <strong>çiçekleri</strong> ve özellikle tohumları son derece zehirlidir.</p> <p>www.cicekdiyari.mesirem.com - Sitesinden Alınmıştır</p>Adminxhttp://www.blogger.com/profile/04109857400892201234noreply@blogger.com0tag:blogger.com,1999:blog-784317997377903923.post-79928201920224522242008-11-05T15:58:00.002+02:002008-11-05T16:00:14.197+02:00Süsen Çiçeği<p><strong>Süsengiller</strong> (<strong>Iridaceae</strong>) familyasından, rizomlu ya da soğanlı, kılıçsı yapraklı, mavi, mor, beyaz, kahverengi gibi renklerde <strong>çiçekleri</strong> olan, mezarlıklarda, park ve <strong>bahçelerde</strong> <strong>süs</strong> <strong>bitkisi</strong> olarak da yetiştirilir.</p> <p><strong>Süsen</strong> <strong>Çiçeği</strong> soğanlı veya kök saplı iki yada çok yıllık bir süs <strong>bitkisidir</strong>. Pek çok melez çeşidi bulunmaktadır. Süsenler basit saplı veya sapları az dallı <strong>bitkilerdir</strong>. Yaprakları kınlı ve iki sıralıdır. <strong>Çiçekleri</strong> iri, kokulu ve güzel görünüşlüdür. Ilıman bölgelerde yetişir. Bir çok türü vardır. Büyük sarı <strong>çiçekli </strong>olan türüne bataklık <strong>Süsen’i</strong>, melez <strong>Süsen</strong>, cüce <strong>Süsen </strong>vb. türlerinden bazılarıdır.</p> <p><span id="more-310"></span></p> <p>Eskiden hekimlikte kullanılan <strong>Süsenin</strong> köksapı güzel kokar bundan <strong>Süsen</strong> esansı elde edilir. <strong>Süsen</strong> esansı bazı burun damlalarında kullanılır. <strong>Süsenlerin</strong> <strong>çiçekleri</strong> genellikle düzgün ve göz alıcı renktedir. <strong>Çiçek</strong> çanağı, taçyaprağa benzer üç çanakyaprağından meydana gelir. Aynı renkte üç tane çanak yaprağı vardır. Çanak yapraklarının karşısında, dışa dönük üç tane erkek organ bulunur. <strong>Çiçeğin</strong> ortasında, taçyapraklarına benzeyen üç yaprakçık daha vardır. Erkek organlarının başaklarını saran bu yaprakçıklar yassılarak genişlemiş tepeciklerdir. Meyvesi üç çenet halinde açılan bir kapsül şeklindedir.</p> <p>www.cicekansiklopedisi.com - Sitesinden Alınmıştır.</p>Adminxhttp://www.blogger.com/profile/04109857400892201234noreply@blogger.com0tag:blogger.com,1999:blog-784317997377903923.post-65776645272441475902008-11-05T15:55:00.002+02:002008-11-05T15:55:30.050+02:00Nergis ÇiceğiAlımlı ve hoş kokulu çiçekleri nedeniyle birçok ülkede süs bitkisi olarak yetiştirilen nergislerin, başta Avrupa olmak üzere, kuzey ılıman kuşakta kendiliğinden yetişen 40 kadar türü vardır. Nergisgiller familyasının Narcissus cinsini oluşturan bu bitkilerin adı Yunan mitolojisindeki Narkissos’un adından gelir. Mitolojiye göre sudaki görüntüsüne aşık olup ona kavuşmak için ölümü seçen güzeller güzeli Narkissos’un öldüğü yerden nergisler bitmiştir. Nergis soğanı zehirli bir süs bitkisidir. Çok eski zamandan beri süs için yetiştirilen ve baharda ilk çiçek açan bitkiler arasındadır. Çiçeği çıplak bir sapın üzerinde biraz eğik durur. Nergslerin rüzgarlı havalarda nazlı nazlı sallanan eğri boyunlu çiçekleri hafifçe yassılaşmıştır. Çiçekler içi boş ve uzun bir sapın ucunda tek tek yada çoğunlukla ikiden başlayarak altı taneye kadar bir arada açar. Her bir çiçek ortadaki çanak yada boru biçimli yapıyı çevreleyen altı taçyapraktan oluşur. Nergisin birçok türü ve melezleri vardır. Yabani nergis veya çayır nergisi ormanlarda pek çoktur. Toprağın hemen yüzeyinden çıkarak bir arada öbekler oluşturan ince uzun, sivri uçlu ve yassı yaprakları vardır. Ortalama 50 cm boyundaki bu yaprakların bazı türlerde 1 metreye kadar uzadığı da olur. Nergis çiçekleri arıların yardımıyla tozlaşır.<br />Bahçecilikte nergisler soğandan üretilerek çoğaltılır. Bir nergis soğanı bitki solduktan sonra sökülmeyip toprakta bırakılacak olursa gelecek yıl yeniden çiçek ve yaprak verir. Bugün kesme çiçek yada bahçe çiçeği olarak yetiştirilen nergislerin melezleme yoluyla üretilmiş 1000’den fazla çeşidi vardır.Adminxhttp://www.blogger.com/profile/04109857400892201234noreply@blogger.com0tag:blogger.com,1999:blog-784317997377903923.post-88110634166054586962008-11-05T15:54:00.002+02:002008-11-05T15:54:53.315+02:00Mum ÇiceğiAsclepiadaceae olarak ta bilinen mum çiçeği ipekotugillerdendir ve 280 den fazla cinsi ve 2000 kadar tropik, otsu yada çalımsı tırmanıcı bitki türünü içeren bir familyadır. Bu familyadaki bitkilerden çoğunun sütümsü bir özsuyu, bileşik beş taçyaprağı, badıç biçiminde meyveleri ve genellikle tüylü tohumları vardır. Kılıfların içinde saklanan bu ipek tüylü tohumlar, rüzgarın etkisiyle kılıflarından çıkar ve uzaklara taşınır. Her çiçeğin erkek ve dişi bölümleri tek bir yapı içinde birleşmiştir. Çiçek tozları (polenler), dişi organın tepeciğindeki dokulardan oluşan bir çubukla çiftler halinde bağlanan ve polinyum adı verilen demetlerde toplanmıştır. Polinyumun parçaları çiçeğe gelen böceklerin üzerine yapışır ve buradan başka çiçeklere taşınır. Bazı türlerde üretkenlik düşüktür ve çok çiçekli bitkiler genellikle az sayıda meyve verir.<br />Asclepias syriaca ve A.curassavica türleri süs bitkisi olarak yetiştirilir. Kuzey Amerika’ da yetişen A.tuburosa’ nın parlak turuncu çiçekleri vardır. Mumsu, beyaz çiçekleri nedeniyle mum çiçeği adı verilen Hoya carnosa çoğunlukla saksı çiçeği olarak evlerde yetiştirilir. Bu familyanın Hoodia ve leşçiçeği (stapelia) gibi etli bitkileri, tozlaşmayı sağlayacak olan sinekleri çeken pis bir koku yayar. Asya kökenli tırmanıcı bir bitki olan Dischidia rafflesiana’ nın yağmur suyunu depolayan, ibrik biçiminde yaprakları vardır; suyu, ibriğin içine uzanan kökleriyle emer. Karıncalar bazen bu ibriklerin dibini delerek kuruttuktan sonra, bitkisel artıklarla doldurup yavrularını büyütmek için yuva olarak kullanırlar.Adminxhttp://www.blogger.com/profile/04109857400892201234noreply@blogger.com0